Sofraların Vazgeçilmezi Olan Peynirin Kolestrolü Düşürdüğü ve Kalp Sağlığına İyi Geldiği Açıklandı
Yıllar boyunca peynir kötü yansıtıldı, bu düşünce kalp krizi ve felç riskinin artmasıyla ilişkili olan yüksek miktarda doymuş yağ içerdiğiyle alakalıydı ama son zamanlarda yapılan bir araştırma tam tersini savundu. Detaylar için buyurun?
Kaynak: https://www.dailymail.co.uk/health/ar…
Ancak peynir yanlış mı anlaşıldı? Bazı uzmanlar artık peynirin kendine özgü ‘matrisinin’ yani moleküler yapısının ve benzersiz bileşenlerinin aslında sağlık için faydalı olabileceği anlamına geldiğine inanıyor.
Nutrients Dergisi’nde yayınlanan son çalışmalardan biri, düzenli olarak peynir yemenin yaşlılarda daha iyi beyin sağlığıyla bağlantılı olduğunu ortaya koydu.
Temmuz ayında Amerikan Beslenme Derneği’nin konferansında sunulan ayrı bir araştırma, parmesan ve yoğurtta doğal olarak bulunan Lactobacillus Rhamnosus GG adlı bir tür probiyotiğin demansın öncüsü olan hafif bilişsel bozukluğu olan yaşlı insanlarda hafıza ve beyin fonksiyonlarını geliştirdiğini öne sürdü.
Loughborough Üniversitesi’nde yaşlanma fizyolojisi profesörü olan James Goodwin’in açıkladığı gibi, bu bağırsak mikropları sinirler aracılığıyla beyne mesajlar gönderen bağışıklık hücrelerini uyarmaktadır.
Peynir, süt ve yoğurt gibi diğer süt ürünleri çeşitli iyi bakteriler içerdikleri için mikrobiyom çeşitliliğinin korunmasına yardımcı olurlar, çoğu mavi peynir gibi pastörize edilmemiş peynir daha fazla bakteri çeşitliliği içerir.
Kalp sağlığı söz konusu olduğunda, peynirdeki doymuş yağların kanımızdaki LDL kolesterol seviyesini artırdığına dair uzun süredir devam eden korkulara rağmen, son araştırmalar bunun tersini gösteriyor.
American Journal of Clinical Nutrition’da yayınlanan çalışmada, tam yağlı peynir grubunun genel kolesterol ve LDL kolesterolünde diğer iki gruba göre daha fazla düşüş olduğu tespit edildi.
Peynir matrisinde özel bir şeyler var gibi görünüyor. Kalsiyumun yağ emilimini azalttığı teorisi, Dr Feeney tarafından yönetilen ve bu yılın başlarında European Journal of Nutrition’da yayınlanan bir takip çalışmasıyla desteklendi.
Londra’daki St. Bartholomew’s Hastanesi ve Wellington Hastanesi’nde danışman kardiyolog olan Dr. Oliver Guttmann’a göre bunun bir açıklaması, peynirdeki sfingolipid olarak bilinen bileşenlerin bağırsaklardan kolesterol alımını azaltabileceğidir.
Dr. Feeney şu anda peynirin eritilerek yapısının değiştirilmesinin sağlık üzerindeki etkisinde bir fark yaratıp yaratmadığını araştıran bir çalışmaya liderlik ediyor. Peynir ısıtıldığında yağ damlacıklarının bir araya gelerek daha büyük yağ havuzları oluşturduğu ve bunun da enzimlerimizin yağa erişimini kolaylaştırabileceği düşünülüyor.
İngiliz Diyetisyenler Derneği sözcüsü Dr. Frankie Phillips, “Doymuş yağlar bir dizi maddeden oluşuyor ve süt ürünlerinden elde edilenler, işlenmiş yağlar gibi diğer doymuş yağlarla aynı zararlı etkiye sahip görünmüyor” diyor.
2014’te Lancet Diabetes & Endocrinology’de yayınlanan EPIC-InterAct çalışması, Avrupa’daki yaklaşık 19.000 kişinin diyetlerini inceledi. Aberdeen Üniversitesi Rowett Enstitüsü direktörü ve araştırma ekibinin bir üyesi olan Profesör Jules Griffin, Good Health’e yaptığı açıklamada C15 ve C17’nin daha düşük tip 2 diyabet riskiyle ilişkili olduğunu söyledi.
“Peynirin tip 2 diyabet açısından neden olumlu bir etkisi olduğunu tam olarak bilmiyoruz, ancak hayvan çalışmalarından elde edilen bir hipotez, C15 ve C17’nin hastalığın gelişiminde kilit rol oynayan insülin direncini azaltmasıyla ilişkili olduğudur.”
Diyabet hastaları için peynirin kan şekerini yükseltmediğini, bu nedenle yenmesi gereken iyi bir gıda olduğunu da sözlerine ekliyor. Dr. Feeney, insanların denemelerinde katılımcılara verilen miktarlarda yemelerini tavsiye etmese de, araştırmasının günde 30 gramdan fazla peynir yemenin kalp sağlığı üzerinde olumsuz bir etkisi olmayacağını ve hatta faydalı olabileceğini gösterdiğini söylüyor.
Dr. Guttmann ise daha temkinli. “Araştırmalar günde 30-40 grama kadar olan miktarın muhtemelen sizin için çok iyi olduğunu gösteriyor” diyor ve peynirin tuz oranı yüksek ve enerji yoğun bir gıda olması nedeniyle kilo almaya yol açma olasılığının daha yüksek olduğunu, haftada birkaç gün bundan daha fazla yemenin sağlık yararları açısından dengeyi değiştirebileceğini ekliyor.